STK’lar için CRM’in Önemi

Sivil Toplum Kuruluşları CRM sistemi sayesinde ne kazanabilir?

STK’lar ticari sektöre ait değildir, bu da hedeflerinin maddi kazanımlar üzerine kurulmadığı anlamına gelir – ancak bu, kar elde edemeyecekleri anlamına gelmez. Bu durumda, fazla cironun tamamı kuruluşun faaliyetinde bir yatırım olarak kullanılır. Üçüncü sektör kuruluşlarının bir parçası olarak bu tür profilleri ayırt edebiliriz:

  • sosyal destek
  • yardım (belirli bir grup insana veya hedefe yardım etmek)
  • gönüllülük çalışmaları
  • kamu hizmeti (kamu yardımı, eğitim veya sağlık hizmeti faaliyetleri)

Bir tür vakıf, dernek, topluluk, yardımlaşma grubu veya federasyon olarak isimlendirilebilirler. STK’lar kendine özgü bir yapısı olmakla birlikte resmi bir yapıya sahiplerdir ve bunun yanında kamu otoritelerinden bağımsızdırlar. Bu kurumların bağımsızlıkları sorumlulukla kuşatılmıştır.

STK’ların bağışçılarının yardımından destek aldığı yaygın bir bilgidir. Bu şekilde elde edilen kaynaklar uygun şekilde kategorize edilerek kurumun bütçesini verimli bir şekilde yönetmek için yeterli araçları kullanmak gerekir. En pratik çözümlerden biri kolay ama iyi geliştirilmiş bir CRM sistemidir. Böyle bir sistem  Bağışta bulunanlardan eksiksiz bir veri tabanını oluştururken, gelen bağışların hem miktarını hem de tarihlerini kontrol etmeye yardımcı olabilir. Ayrıca her gelir belirli bir kategoride yer alarak harcamaların daha verimli hale getirilmesi sağlanabilir.

CRM sistemi ve onun profesyonel uygulamalarına yatırım yaparak, organizasyonların yapısına uygun seçenekler ile sistemi kullanmak iyi bir fikirdir. Bunu yapmak için etkinlik profilini tam olarak değerlendirmeli ve öncelikleri belirlemelisiniz – bunlar en önemli iki unsurdur.

CRM – Sivil toplum kuruluşlarında da hedeflere ulaşmada yardımcı oluyor

Kuruluşun kendi destekçileri ile ilişkiler kurması, kuruluşun günlük işleyişinin önemli bir unsurudur. Belirlenen hedeflere ulaşmak, gönüllülerin, sponsorların ve bağışçıların sayısına bağlıdır. Böylesine genişletilmiş bir veri tabanının koordine edilmesi ve düzenlenmesi gerekir. CRM sistemi, klasik bir veritabanından çok daha kompleks bir yapıya sahiptir. Süreç içinde temas edilenler gruplandırılabilir, işlemin geçmişi hakkında açıklamalar eklenebilir veya yürütülen müzakereler ve gelecekteki hedefler planlanabilir. CRM, kurumun kendi içindeki iletişimini de kolaylaştırabilir. Örneğin gönüllülerin çalışmalarının uygun programla koordine edilmesi bu yararlı seçeneklerden biridir.

Bir diğer önemli özellik, sistemin sosyal medya ile entegrasyonudur. Bu sayede daha ayrıntılı veri toplama sağlanırken ve kuruluşun imajını oluşturmak konusunda destek alınmış olacaktır. Çevrimiçi görünürlük, her bir STK için çok önemli bir anlama sahiptir. Ticari şirketlere benzer şekilde, STK’lar (profilleri ne olursa olsun) potansiyel yatırımcıları(bağışçıları) kazanmak için pazarlama stratejileri kullanmak zorundadır.

Veritabanlarını düzenini sağlamak ve sistematik olarak güncel tutmak inanılmaz derecede önemlidir. Bu sayede, kuruluşun faaliyetleri, kaynakları ve amacı hakkında güvenilir bilgiler elde etmek kolaylaşır. Paydaşlarla olan iletişim geçmişinin düzenli olarak kontrol edilmesinin önemli bir amacı vardır. Bu ise müzakerelere, yeni fonların elde edilmesine, bağışçıların hedef gruplara bölünmesine yardımcı olur (bu da iletişimi kolaylaştırır). Tüm çalışanların erişebildiği kalıcı bir veri tabanı, CRM’in yardımı olmadan ortaya çıkabilecek lojistik manevraların maliyetlerini azaltır.

Tüm bunların ışığında diyebiliriz ki CRM sistemi sivil toplum kuruluşlarının maksimum potansiyele ulaşmaları ve toplanan fonları hedeflerine ulaşmak için kullanmalarına yardımcı olan bir çözümdür.

KAYNAKÇA: http://instream.io/en/what-can-non-profit-organisations-gain-thanks-to-crm-system/